"
Sentetik biyoloji terimi ilk defa 1974 yılında Polonyalı genetikçi Waclaw Szybalski tarafından kullanılmıştır. Sentetik biyoloji, mühendislik ile biyolojiyi birleştiren yeni bir teknoloji ve araştırma alanıdır. Bu alanda çalışan bilim adamları mevcut biyolojik yaşam sistemlerini inceleyerek yeni biyolojik sistemler tasarlayıp oluştururlar. Bunu yaparken de örnek alınan canlının ilgili DNA parçası tekrar tasarlanıp sekanslanır ve gelişen teknolojiyle sentezlenen bu partlar yeni canlıya aktarılır.
Sentetik biyologlar daha iyi bir üretim yapabilmek için modifiye edilecek sistemin çalışmasını ve verimini önceden tahmin edebilecek bilgisayar hesapları yaparlar.
KULLANIM ALANLARI
Sentetik biyoloji gelişme süreci içerisinde yeni biyomühendislik sistemleri oluşturarak nihai olarak gıda üretimi, enerji üretimi gibi çok önemli ihtiyaçları karşılar ve bununla beraber insan sağlığını, çevrenin güvenliğini ve korunmasını amaçlar.
EMNİYET VE ETİK
Sentetik biyolojinin kötüye kullanılmasından endişe duyan Friends of the Earth , the International Center for Technology Assessment ,the ETC Group gibi sivil örgütler bu konuda örgütlenmiştir ve bu konudaki itirazlarını bildirmiş ve mücadele etmişlerdir; fakat sentetik biyolojinin tıbbi tedavilerdeki verimliliği sentetik biyolojiyi cazip kılmıştır ve tamamen engellemek yerine başta ABD olmak üzere çeşitli ülkeler ve kuruluşlar (the International Association Synthetic Biology ) değişik politikalar önermişlerdir. Sıkı takip ve önlemler ile bilim tarihinde hızla gelişmeye devam etmiştir.. 2010 yılında Craig Venter milyonlarca baz çifti uzunluğunda bir genomu Blue Heron Bio şirketine sentezlettirdi.Bu genomu tüm genetiksel materyalleri alınmış bir hücreye aktarırlar ve hücre ilk bölünmesini gerçekleştikten sonra Craig Venter:’Bu ilk sentetik hücre’ diyerek hücreyi yarattığını iddia etti; fakat bilim dünyasından itirazlar geldi. Çünkü, varolan bir canlıdan taklit edilerek ve parça alınarak kopyasını yapmanın yaratmak olmadığını tüm bilim dünyası açıkça belirtmiştir. Bu olay ile beraber olayın etik kısmı ile ilgili tartışmalar başlamıştır.
iGEM VE SENTETİK BİYOLOJİ
Amerika'nın ve dünyanın önde gelen üniversitelerinden biri olan MIT'nin (Massachusettes Institute of Technology) düzenlediği, iGEM (International Genetically Engineered Machines) - Genetik Mühendisliği Ürünü Makineler- yarışması 2004 yılından itibaren düzenlenen 2011’de 165 takımın katıldığı uluslararası bir yarışmadır. Dünyanın seçkin üniversitelerinin katıldığı bu yarışmada öğrencilerden yeni bir biyolojik tasarım yapmaları istenir; biyosensörler, pigmentler, verimliliği artıran sistemler, çeşitli hastalıkları teşhis edebilen bakteriler tasarlamak gibi projeler yapılır ve bu projeler jüri tarafından değerlendirilip ödüllendirme yapılır. Türkiyeden de Fatih Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, ODTÜ katılmıştır ve 2011 yılında Fatih Üniversitesi altın madalya almıştır. Bu yarışma sentetik biyoloji eğitimini ve araştırılmasını teşvik etmiş oluyor; böylece laboratuvarlara, araştırmalara açık bir öğrenci topluluğu yetiştirerek bilime ve araştırmaya ön ayak oluyor.
Fill out my online form.
